Geçen gün bir arkadaşı kafamda tartarken bir anda aklıma bir fikir geldi. Bu arkadaşın ne kadar Ice Tea' ye benzediği fikri... Hakikatten yoktu böyle bir benzerlik. Şekil desen aynı. Çok enteresan görünse de sonuçta içinde çay var. Her zaman da çekilmez Ice Tea, aynen o arkadaş da öyle. Sonra birden aklım başka bir arkadaşa kaydı. Ulan adam aynı Bomonti Filtesiz 50'lik! Yok böyle benzerlik ya tarifi mümkün değil. Tek tek arkadaşları düşündükçe daha fazlası gelmeye başladı aklıma. Ben de oturup bunu yazmaya karar verdim.
Nasıl olur bu içecek tipi adamlar? İlle içmeleri gerekir mi? Yoo, sevmeyebilir de. Ama kişiliği içecek ile birebir uyuşuyor işte.
Ice Tea ile başlayalım o zaman. Etraftaki kımıl zararlıları (bkz. kola türü adamlar) varken muhabbet olarak tek çekilebilen adamlardır. İlla ki birilerinin ilk tercihidir bu adamlar. Düz adamlardır ama bir olayları yoktur genelde. Çok konuşurlar, boş konuşurlar. Çoğunluğu "kardeşim, teyzeciğim, halacığım" diye kırıtarak konuşur. Aile meclislerinde en çok gülenler bunlardır. Arkadaşları ile çiğ köfte partileri vermeyi, Bahçeli'de gezmeyi ve de erkenden evlenmeyi severler.
Kola adam. Bu kımıl zararlıları hakkında hiç kimsenin iyi bir fikri yoktur. Pisliklerdir, her laflarının altında bir iğneleme vardır. Herkes ne kadar zararlı olduklarını bilir. Ama mutlaka ortamlara davet edilir bu insanlar. Çünkü ucuz ve zibil gibi her yerde kaynıyordur... Tek yaptığımız arkadaşlıklarının o kadar da fena olmadığını düşünerek dozunu ayarlayınca bize zarar vermeyeceklerini sanmak...
Bomonti adam. Sakallıdır bu adam. Yer fıstığı sever. Çok sigara içer. Muhabbeti nereye kadar çekilir bilinmez. O durum senin ne kadar Bomonti sevdiğine bağlıdır. Türkü dinler, paylaşır. Hep dertlidir, bir aşk acısı vardır. Her türlü eğlence ortamı açmaz üstelik. Onun dediği olacak, onun istediği yapılacak! Kafasında belli başlı bir düşüncesi vardır, aksini kanıtlasan bile inanmaz. Kendi bildiğinden şaşmaz.
Heineken adam. Sosyal bir adamdır. Herkesle edeceği bir muhabbeti vardır. Ama saat 12 olunca ortadan kaybolur bu adam. Nereye gider, kimle görüşür bilinmez. Mesaj atarsın cevap yazmaz. Yolda yürürken bir sürü yerden tanıdığı çıkar ama öyle mistik takılır ki "Geçmişimde olanları unutmak istiyorum Nalan" der gibi, sanırsın ki yolda kendisine selam veren o adam aslında geçmişte CIA ajanlığında uzaylı cumhurbaşkanı suikastı gerçekleştirmiş... Güzel güler. Ama sana gülmez, başkalarına güler.
Çay adam. Ice Tea' den tek farkı, kasıntı olmamasıdır. Yoksa tamamen aynı. Kibarlıktan kırılmayanı...
Ayran adam. Enişte gibidir bu adam. İlk 15 dakika süper olmakla birlikte bir yerden sonra uyutur. Bayar feci. Ama enişte gibi arabasıyla her yere götürür seni. Gıkını çıkarmadan tüm önemli meclislerde yanında olur. Aile olmak kolay değil.
Rakı adam. En sevmediğim cinsten adam bu olsa gerek. Kendini büyük bir bok zanneden bu adam, bir nevi Bomonti adamın yaşlılık halidir. "Hanım"ı vardır evde. Öyle bir konuşur ki 60 yaşında dersin. Oysa bir fark edersin ki daha 35. Ona göre "Hanımlar evde otururken" kendisi arkadaşları ile birlikte dünyayı kurtarmaktadır dışarıda. Haftasonları arkadaşları ile mangal düzenler, o hanımlar da içeride masaya yardım etmektedir. Yüzde seksen dokuz o "Hanım"ını aldatıyordur zaten. Bel altı konuşmaları, arkadaş seçimleri direkt sana kanıt gibidir bu adamın yapabilecekleri hakkında. Şiir bilir gibi konuşmaz mı bir de off...
Daha ne adamlar var ne adamlar... Düşünmeniz yeterli. Su adam var, gazoz adam var, Niğde gazozu adam var... Türetebildiğin yere kadar. O yüzden size bırakıyorum gerisini. Düşünün bir etrafınızdaki adamlar ne adamlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder