amerikan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
amerikan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Kasım 2014 Pazartesi

Halloween

Ve sonunda bitti Halloween çılgınlığı. Bu insanlar manyak arkadaş! Hem de ne manyak! Yüzlerce dolar harcıyorlar bir kostüm için. Sürekli partiler, sürekli bir eğlence valla manyak bu Amerikalılar. Hele böyle vakitleri hiç boşa harcamıyorlar. Bana kalsaydı ben evde oturur Halloween filmleri izlerdim, keyfime bakardım, hiç olmadı Halloween vakti yapılan büyü vb. şeyleri okurdum internetten. Ama ille o karnavala gidilecek! Görülmesi gerek. Hakikatten de muhteşemdi, yağmura kadar...


Şimdi hakkını verelim, adamların inancı, geleneği bu sonuçta ve çok da güzel altından kalkıyorlar. Bir tane bile "Ay neden giyiyorlar bunları", "Aman dün efendi adamdı bugün gitmiş kostüm giymiş" diyen bir hırbo görmedim. Bizde herkes her bayram için bir fikir sahibi. Aman kurban bayramı aslında ne kadar vahşiymiş, aman ille cumhuriyet kutlanmalı mıymış. Ulan gavat! Gelenek! Bayram! 

Neyse boş konuşan çok adam var bu vakitler, sürekli dikkatimi çeker oldu. O da ayrı bir yazı konusu zaten.


Ben bu olaya çok sıcak bakmıyordum ne yalan söyleyeyim. İşin ucuzuna kaçmak istedim. Kıyafete para vermek istemedim, çok hazırlık yapmadım o yüzden. Ama daha fazla para harcamadığıma pişman oldum cidden. (Merak edeneler için Star Trek' ten Uhura oldum) O emeği, o kıyafetleri gördükçe nasıl heveslendim anlatamam! Adamların yaptığı hiçbir şey saçma değildi. Hiçbir şey özenti değildi. Çatır çatır geleneklerine sahip çıkıyor adamlar, çok takdir ettim. Google' dan arattım, tam 500 bin kişi gitmiş karnavala. Beş yüz bin, dile kolay! 

Amerika' da Halloween vaktine denk gelirsem bir daha diye aklımda kalan bir kaç nokta var, yazayım onları hemen:

1. Paraya kıyıp adam gibi bir kostüm ve makyaj şart! Ucuzuna kaçılmıyor.
2. Taksi işini önceden ayarlamak gerek, zira Amerikalılar bayramları sokaklara dökülüp trafiği felç ediyorlar.
3. Şeker şart!
4. Orijinal olmak şart değil ama kendi ayrıntını katman hiç de fena bir fikir değil. 
5. Grup olarak kıyafet seçenler çooooook daha fazla dikkat çekiyor ve beğeniliyorlar. Tek başına giyineceğine arkadaşlarınla takım ol. 


Not: Resim çeken arkadaşlardan resimleri toplarsam instagram'a koyarım.

8 Ekim 2014 Çarşamba

Urban Outfitters Hastalığı

İnkar etmenin alemi yok, bu hastalığa tutuldum. Urban Outfitters nedir bilmeyenleriniz için anlatıyorum. Urban Outfitters, Amerika' da hipsterların yere göğe sığdıramadığı bir mağaza. Hipsterların tercih edeceği kılık, kıyafet, aksesuar, ev eşyaları, makyaj malzemeleri, saç bakım ürünleri, abur cubur her şey var. Bir dükkana girip saatlerinizi harcayabilirsiniz. Adamlar her türlü ıvır zıvırı bir arada satıyor ki bence mükemmel bir şey. Biraz Beğendik gibi düşün, ama hipster olanı. Sattıkları çoğu şey kendi markaları, ama bir sürü şey sattıkları için türlü türlü markaları da görebiliyorsunuz. 

Şöyle adam gibi param olsa, resmen bütün gardırobumu buradan döşer, bütün evimi buradan dizerdim. O derece hastasıyım. Adamların sattıkları her şey mi güzel olur yarabbi? 

Bu aralar mesela kitaplarına taktım. Çok manyak kitapları var. Edebi değeri olmayan ne varsa satıyorlar bu aralar gerçi. Her yerde bulamayacağın şeyler: Büyü kitabı bile vardı amk. (Evet aldım.)

Ama her güzel şeyin bir kusuru olduğu gibi, bunun da kusuru fiyatları. Çoooook ama çok pahalı her şey. Bir seferde üçten fazla şey alıp çıktığım olmadı hiç. Malumunuz burada feci fakirim ben. Ancak bakıp bakıp iç geçiriyorum. Çok şükür ki bakmak bedave. Beğendiğim her şeyin bir listesini çıkarıyorum. Olur da indirime girerse diye. Girdiği de oluyor, o zaman çok ucuz olmasa da güzel bir fiyata harika şeyler bulabiliyorsunuz.

Benim genelde yaptığım, beğendiğim şeyleri amazon' da aratmak. Mesela Polaroid makinamı bu mağazada beğenmiş ama amazon'da yarı fiyatına almıştım. Muhtemelen plakçaları (ilk resimde görmüş olduğunuz) da aynı şekilde alacağım. Zira dükkanda 140 doları buluyor ama internetten alınca 80 dolar gibi bir fiyat. Tabii bu yöntem her zaman işe yaramıyor. Kendi markası olan şeyleri bulamıyorum doğal olarak. Takılar tokalar, üst baş, ne bulduysan o fiyata.  Özellikle zaten oraya takı almak için gidilir (bana göre). Set halinde yüzükleri, küpeleri, hiçbir yerde bulamayacağın türden şeyler. Mükemmel ötesi ya, tarifi mümkün değil. Elimi attığım her şeye iç geçiriyorum.

Sonra da diyorum ki parasızlığın gözü kör olsun!