River Phoenix etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
River Phoenix etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Ekim 2013 Çarşamba

Bayram Haftası Film Çelıncı 4. ve 5. Gün

Efenim, filmlere geçmeden önce sormak istediğim bir şeyler var. Mesaj atabilirsiniz cevapları. Uzun zamandır, o kadar uzun zamandır kendi bilgisayarım olmadı ki. Bir tane vardı 2010'da bozuldu. Babamın eskisini verdiler. Sürekli, yenisi gelsin ona yüklerim, onda bakarım, onda oynarım falan diye diye bugünlere geldim. Şimdi ne yükleyeceğimi, ne oynayacağımı hatırlamıyorum.

Oyun tavsiyesine açığım.

Ve yine filmlere gelmeden önce diyorum ki The IT Crowd izleyin. Bu bayram tatili güzel bir fırsat hepsini izlemek için.

İlk film My Own Private Idaho idi. Güzel film gerçekten ama benlik değil. Ben sıkıldım feci. Ama bu filmin güzel olmadığı anlamına gelmiyor. Dergi kapaklarının birbirleriyle konuştuğu sahne favorimdi resmen.

Eşcinsellerden gidiyorum iki gündür, Emily Blunt'ın filminde de lezbiyenler vardı. Bir de ekşide okudum, sinema tarihinde izleyicisine filmin sonunda iyi günler dileyen ilk ve tek film imiş. Hala tek mi bilemem. Enteresandı. Bu filmde oynayan oğlan öldü, o derece kıymetli yani. Biliyorum, sıkılacaksınız. Ama izlemedim olmasın, cidden izleyin.

Bir de o müzikler neydi yahu. Efsane.

Resim 4.1: Vat iz matriks

İkinci film de Before Midnight idi. İlk filmi çok sevmiştim cidden. Ama sonrasını hiç sevemedim. Ne yazık ki bu son film de baydı feci. Kadim bir söz geldi aklıma izlerken: "talking too much?" (yazar burada 06 girişli atılım ua ilişkiler öğrencilerine göndermede bulunuyor)

Hacı bunlar bunca yıl bu kadar muhabbeti nereden buluyorlar ben anlamıyorum. İnsan sürekli konuşur mu amk? Bence konuşmamalı.

Aaay filmin çekildiği yerler çok iyiymiş falan. Yaz vakti Yunanistan bu, ne kadar kötü olabilir ki zaten?

Bu film hakkındaki en açık yorumumu arkadaşın biri şurada yapmış: 

Ha bir de Julie Delpy ölmüş gömmeyi unutmuşlar. 

Ben mouse padle age of empires oynamaya devam edeyim. 

14 Nisan 2013 Pazar

Film Çelıncı 13. ve 14. Gün

Moon da harika ötesi filmler kuşağındanmış. En başından böyle bir şey çıkacağını bilmiyordum. Bunca zaman izlememiş olmam büyük kayıp. Tavsiye ederim.

En sevdiğim karakter 2. Sam idi.

En sevdiğim dialog Gerty ile geçen "Beni neden kolluyorsun?" "İşim bu Sam" gibi bir dialog idi.

En sevdiğim sahne Gerty'nin suratlarının değiştiği sahnelerdi. Hatta bir tanesi:





Pazar günün filmi de Stand By Me idi. Bu filmi ben yıllarca millete izledim diye yutturdum. Her muhabbeti açıldığında "He yaa ne güzel filmdi" gibi gazlayıcı cümlelerle milletin anlattığı ayrıntıları sanki ben de fark etmişim gibi konuya müdahil de oldum. Artık içim rahat. İzlemedim değil artık. Yalnız o zamanın bebelerinin oyunculukları bir harikaymış gerçekten. İki günün de en belirgin özellikleri dehşet oyunculukların olmasıydı.

En sevdiğim karakter Teddy idi. Kulağı yanık olan.

En sevdiğim dialog Chris ile Gordie arasında geçen bir dialog idi. "Sen benim babam değilsin." "Keşke olsaydım." şeklinde..

En sevdiğim sahne de (tüm o sülüklü sahnelere rağmen) ölü çocuğu bulduktan sonra Gordie'nin ağladığı sahneydi.




Çok şükür ki bu ay seçtiğim filmlerden çok memnunum. Geçen seferki gerçekten kötü filmlerin bir araya gelmesiymiş. Çelınc o kadar da sıkıcı bir olay değilmiş.